BİRİNCİ DÜNYA SAVAŞINA GERİYE DÖNÜK BİR BAKIŞ

Ülkeler, gruplar ve kişiler arasındaki uzlaşmazlıkların ve çıkar çatışmalarının şiddetsiz çözülebileceği anlayışını yaygınlaştırmak ülkemiz, bölgemiz ve günümüz dünyası için yaşamsal önemdedir. Her şeyden önce okul eğitiminde barış eğitiminin etkin ve yaygın bir biçimde verilmesi ve giderek her düzeyde eğitim programlarının ayrılmaz bir parçası olması toplumda barış kültürünün yaygınlaşması için zorunludur.

İnsanlar, çocukluklarından başlayarak, ortak çıkarlarının, sorunların, barışçıl yöntemlerle çözümünde yattığını bilseler; anlaşmazlıkları gidermek için şiddet içermeyen yöntemleri öğrenmiş olsalar; yani, Barış eğitiminden, geçmiş olsalar herhalde problemlerini, çok daha ekonomik, insancıl ve kalıcı olan bu yolla çözmeyi seçerlerdi. Nitekim, bu yönde düşünen Birleşmiş Milletler, konunun önemi nedeniyle, 2000-2010 arasını, Barış Eğitimi on yılı ilan etmiştir. Ama maalesef biz geçen bu on yılda barış eğitiminden bihaberdik.

Şiddet Kültürü yerine Barış kültürünün tohumlarının ekilmesi olan Barış Eğitimi; bireyin kendi kendisi ile barışık olmasından başlayıp, kişinin ailesi, çevresi ve dünya ile ortaya çıkan sorunlarını, şiddete başvurmadan çözebilmesi için gereken bilgi, beceri ve yöntemleri öğreten bir eğitimdir.

Barış eğitimi herkesin işbirliğini gerektirmektedir. Bugün burada gerçekleştirilen Barış Eğitimi Konferansının bir özelliği de bu tür bir işbirliğinin ürünü olması ve bu konuda Bayramiç’te yapılmış ilk çalışma olmasıdır.